[10] Geoffrey W. Conrad ve Arthur A. Demarest Religion and Empire'da (Cambridge: Cambridge University Press, 1984), bu imparatorlukların genişlemelerinin siyasi dinamiklerinin onları istikrarsız hale getirdiğini savunur. Bu doğru olabilir, gerçi ben karşılaştırmalı bir bakış açısıyla yaklaşıldığında, diğer imparatorluklara (örneğin Jül Sezar devrindeki Roma'ya) kıyasla daha istikrarsız oldukları kanısında değilim. Son derece sömürücü ve yaygın olarak nefret edilen Aztek egemenliği, muhtemelen bu iki imparatorluktan en sallantıda olanıydı. Her iki imparatorluğun da uzun vadede istikrar kazanmak adına kendilerini yeniden biçimlendirmeye çalıştıkları yönünde kanıtlar da vardır. Pizarro'nun Peru'da karşılaştığı iç savaşların ve çözülmenin, tümüyle çiçek hastalığının ve Eski Dünya'dan gelen diğer salgınların bir sonucu olduğunu akılda tutmak önemlidir.